“Felaket iki sene evvel olmuş. Köy sapa bir yerde olduğu için “Kuvay-ı Milliye” gelmemiş. Yunan’dan da masun kalmış. Fakat Sakarya ricatinden biraz evvel köye sekiz kişilik bir Kuvay-ı Miiliye gelmiş. Resileri ŞErif Bey yavuz ve güzel bir yiğitmiş. Derhal O Cennet’e Cennet de O’na âşık olmuş. Köyden atları için arpa, kendileri için bedava yemek istiyorlar diye köylü Şerif Bey’e düşman olmuş. Onun için Cennet Kızı Allah’ın emriyle istedi diye köylü Penbe Nine’ye garez olmuşlar. Buraya gelince “ama Allah bilir ŞErif Bey’in eli Cennet’in eline değmedi” dedi. Fakat bu Cennet’in gözlerinde öyle şimşekler, dudaklarında öyle tehlikeli bir homurtu hasıl etti ki, ihtiyar bana gözlerini kırparak: “Peki peki unuttum, Cennet’i aldı,karı koca oldular.” dedi…”
Halide Edip Adıvar-Cennet Kızın Cinneti
(Türk Dil Kurumu Yayınları-Hikâyeler)
Not: Yukarıda okuduklarınız hikayenin tamamı değildir.