Halil İnalcık | Anadolu’ya Oğuz/Türkmen Göçleri-III

 

” Orta Toroslar bölgesinde, Kilikya–Çukurova’daki Küçük Ermenistan’a karşı Memlûk sultanları ile beraber sürekli gazâ yapanKaraman Türkmenleri vardı, onların Konya’ya karşı ilk saldırıları 1261 yılına rastlar. Aynı yılda Selçuklu sultanı II. İzzeddîn Keykâvûs, Mogolların destek verdiği rakibi karşısında yenilerek yandaşları ile birlikte, uc Türkmenleri yanına sığındı ve sonunda Bizans’a kaçmak zorunda kaldı. Keykâvûs’un batıya kaçışı ile ilgili bir olay, Balkan tarihi ve Balkanlar’da İslâmlaşma ile yakından ilgilidir. Rumeli’de faal Baba Saltuk, Batı’ya göçen Babaîlerdendir, onun Dobruca’daki zâviyesi heterodoks dervişlerin merkezi olmuştur (II. Bayezid 1484 Akkerman seferinde onun türbe ve zâviyesini onarmıştır.) Keykâvûs’u destekleyen Türkmenlerden 40 kadar Türkmen obası, kendisine Bizans topraklarında katılmış ve Bizans imparatoru tarafından Dobruca’da yerleşmelerine izin verilmiştir. Sarı Saltuk’ın Türkmenleri, Baba-Dağı bölgesinde yerleşmiş ve güçlü Altınordu emîri Nogay’ın koruması altına girmişlerdi. Nogay, Müslüman’dı ve Sarı Saltuk’un etkisi altında idi. Paul Wittek’e göre, bu Türkmen grubu, Keykâvûs’a bağlılıkları dolayısıyla Keykâvûs/Gagavuz adını almışlardır.

Balkan Türklerinin büyük destanı Saltuknâme’de Baba Saltuk, aynı zamanda Balkanlar’da İslâmiyeti yaymak için savaşan bir alp-eren gazî olarak gösterilir. Sonraları, 14. yüzyıl sonlarında Osmanlılar bu bölgeyi kontrolleri altına alınca, Dobruca uc kuvvetlerinin ve heterodoks hareketlerin, özellikle Babaî-abdal dervişlerin Balkanlar’da başlıca faaliyet merkezi olacaktır. 1299’da Nogay ölünce, bu Türkmen grubu koruyucularını kaybettiler.
Keykâvûs halkının bir bölüğü, Anadolu’ya geri gelmeye çalıştı ise de, çoğu yok edildi. Kalanlar ise, Hıristiyanlaşarak Gagavuz adı altında varlıklarını bölgede sürdürdüler. (Gagavuz lehçesinin Anadolu Türkçesi olduğu linguistlerce tespit edilmiştir).
Mogol İlhanlı bürokrasisinin merkezî kontrol ve mâlî sistemine karşı olan yarı göçer Türkmen boyları, Mogolların tahta geçirdikleri kukla Konya sultanlarına çoğu kez karşı idiler. 1284’te Mogolların, Sultan Mes‘ûd’u (1284-1296) Konya tahtına oturtmaları ve onun saltanat rakibini destekleyen Germiyan uc Türklerine karşı harekâta girişmeleri üzerine Türkmenler gözlerini batıya, Bizans topraklarına çevirdiler. Sonuçta, Batı-Anadolu Germiyan subaşıları tarafından fethedildi; böylece bölgede 1270-1310 yılları arasında Menteşe, Aydın, Saruhan, Karesi gazî Türkmen beylikleri doğdu. Güneyde Teke Türkmenlerinin desteklediği sahil beyi Menteşe’nin kurduğu beylik, bölgede kurulan ilk beylikti (1269).

Bu beylikler, Osmanlı Beyliği gibi, Selçuklu sınırları ötesinde Bizans topraklarında fetihle ortaya çıkmış yeni bir Türkmen beylikleri halkası oluşturuyordu. Batı-Anadolu’da ortaya çıkan bu beyliklerden Osmanlı Beyliği bu beyliklerin en güçlüsü ve zengini haline geldi (1334’te İbn Battuta’nın gözlemi) ve öteki beylikleri işgal etmeye başladı (ilkin 1345’lerde Karesi Beyliği’ni işgal ettiler). Osmanlı Beyliği kuruluş süreci ve kültürü itibariyle ötekilerden farksızdır. Ege’de gazâ öncüsü öteki beylikler, birer denizci gazî beylik (guzât fi’l-bahr) halinde geliştiler ve Ege Denizi’nde Latin kolonilerine karşı gazâ seferlerine giriştiler. Osmanlıların önemli bir donanmaya sahip olmaları ise 1330’lardadır. Bu tarihte Kantakuzinos, Orhan’ın donanmasından söz eder. İç-Anadolu’ya dönüp egemenlik kurmaları (1354’te Ankara’nın işgali) 14. yüzyıl tarihinin temel gelişmelerinden biridir.

14. yüzyılın ikinci yarısında Osmanlıların Rumeli’ye geçip Balkanlar’da Bizans mirasını ele geçirerek bir imparatorluk durumuna yükselmesi başlıca iki temel olaya bağlıdır Gazâ geleneği ve Türkmenlerin kitle halinde göçü.

 

Halil İnalcık- Devlet-i ‘Aliyye- Osmanlı İmparatorluğu Üzerine Araştırmalar-I
(Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları- Cilt 1- Sy.7-8)
Önceki İçerikHalil İnalcık | Anadolu’ya Oğuz/Türkmen Göçleri-II
Sonraki İçerikCahit Sıtkı Tarancı | Ölüm-I (Şiir)

Yanıtla:

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen adınızı yazınız